Röportajımıza başlamadan önce biraz sizi ve Jul Happy Project’i tanıyabilir miyiz?
Tasarım ve sanatla buluşmam küçük yaşlara dayanıyor. Kendimi bildim bileli çizmeyi ve bir şeyler tasarlamayı seven biriydim. İlk üniversite seçimimde çocukluğumun geçtiği kuyumcu mağazamız etkin oldu ve Mücevher Tasarımı bölümünü tercih ettim. Uzun yıllar İstanbul Kapalı Çarşı’da tasarımcı olarak çalıştıktan sonra daha büyük ölçekli işler yapma isteğim doğrultusunda yeniden üniversiteye giderek İç Mimarlık mesleğinde kariyer yapmayı tercih ettim. Çankaya Üniversitesi İç Mimarlık bölümünde henüz öğrenciyken başlayan çalışma hayatım farklı projelerde devam etti ve sonra 2022 yılında Jul Happy Project’i kurdum.
Jul Happy Project bir iç mimarlık şirketinden çok, marka kimlikleri ve mekan deneyimleri yaratan multidisipliner bir tasarım şirketi diyebiliriz. Her projemize o projenin tüm gerekliliklerini düşünerek, bir bütün olarak yaklaşıyoruz. Projenin ihtiyaçları, müşterinin ve son kullanıcının gereksinimleri, işlevsellik ve tasarım bir bütünken bize hizmet ediyor. Jul Happy Project olarak firmamıza aklında bir projeyle gelen her işverenimize o proje bizim projemizmiş gibi yaklaşıyoruz. Açılması planlanan lokasyon, hedef kitlesi, markanın hikayesi, konsepti, konumlandırması, kurumsal kimliği, mekan tasarımı, işleyişi, eğer bu bir restoransa menüsü, mutfak yerleşimi, hepsi bir bütünün parçaları ve hepsi derinlemesine düşünülüp birlikte planlanması gereken unsurlar. Son kullanıcının konforu ve deneyimi kadar o mekanda çalışacak kişilerin ve işletmecinin de hayatını kolaylaştırmayı ve güzelleştirmeyi hedefliyoruz projelerimizde.
HM Gazete okuyucuları için sizlerin sektöre ve Horeca alanına yönelik çalışmalarınız hakkında bilgi verebilir misiniz?
Tasarımın her alanı bizim için oldukça heyecan verici. Tamamen hayal gücünüzle yarattığınız bir şeyin hayata geçiyor olması ve birileri tarafından kullanılıyor olması bana her zaman büyüleyici gelmiştir.
Biz farklı sektörlere hizmet vermeyi seviyoruz. Konut yapmayı da sosyal alan tasarlamayı da. İyi tasarım detaylarda gizlidir. İçinde zeka barındıran, akıllıca işleri çok seviyoruz. Bir amaca hizmet eden, zekice düşünülmüş ve görünce “bunu ben nasıl düşünemedim” dedirten ve ilham veren işler. Her projenin, her sektörün farklı bir dinamiği oluyor. Horeca alanı bizim en keyifli çalıştığımız alanlardan biri. Düşünülmesi gereken çok fazla detay var. Her markanın ihtiyaçları farklı oluyor ve her markanın ruhuna ve ihtiyaçlarına yönelik hizmet verebiliyor olmak esneklik ve odaklanma gerektiriyor.
Horeca sektöründe Hotel, Restoran ve Kafeler için en önemli detaylardan biri de ‘’endüstriyel mutfak’’ kategorisidir. Çalıştığınız projeler kapsamında ‘’endüstriyel mutfak’’ tasarımında sizleri farklı ve özel kılan detayları bizlerle paylaşabilir misiniz?
Endüstriyel mutfaklarımızı tasarlarken en büyük çözüm ortaklarımız her zaman şefler ve endüstriyel mutfak firmaları oluyor. Özellikle şefler eksikleri ve ihtiyaçları görme konusunda her zaman projeyi besliyor. Biz de ekip olarak menüdeki yemeklerin yapılışlarına hakim olmaya çalışıyor ve o mutfağın ihtiyacına göre bir düzen kurmaya büyük özen gösteriyoruz. Ekip olarak mutfağı tasarlarken bir şef gibi düşünmeyi ve mutfağın içinde gezmeyi seviyoruz. Şanslıyız ki benim kardeşim ve eşimin annesi profesyonel olarak mutfaktan gelen insanlar ve mutfağın arka planına çok aşinayız. Bizi bu alanda farklı ve özel kılan en büyük özelliğimiz kendi restoranımızı açmış olmamız. Sektöre olan tutkumuz, bu alandaki deneyimimiz ve heyecanımız bizi kendi markamızı kurmaya teşvik etti ve Jula’yı yarattık. Ankara Beytepe bölgesinde hizmet veriyoruz. İtalyan mutfağından esintilerin olduğu casual fine bir konseptimiz var, Napoli tarzı pizza yapıyoruz. Marka konumlandırması ve kurumsalları üzerine keyifle çalıştığımız bir proje oldu, mimarisiyle ve lezzet tasarımıyla da çok hızlı bir şekilde kendini sevdirdi ve organik olarak adını duyurdu. Horeca sektörünün en önemli kısımlarından biri olan işletme kısmını da deneyimliyor olmamız, müşterilerimiz için de çok büyük bir artıya dönüştü tabi. Çünkü gerçek anlamda onların ayakkabısını giyerek düşünüyoruz.
Gastronomi ve konaklama sektörü sizlerin de bildiği gibi sürekli bir değişim içinde. Siz bu değişimi tasarımlarınıza nasıl yansıtıyorsunuz?
Mesleğimizin en sevdiğim yanlarından bir tanesi sürekli değişim ve gelişim. Her gün farklı trendler, yeni malzeme ve teknolojiler giriyor hayatımıza. Buna bağlı olarak trendleri yakından takip etmeyi ve farklı malzemeleri bir araya getirmeyi çok seviyoruz ama her zaman tasarımlarımızın zamansız ve özel olması için çaba sarf ediyoruz. Yenilikçi, özgün ve zamansız olmak her zaman ilk önceliğimiz diyebilirim. Her markaya zincir bir işletme olma potansiyeliyle bakıyor ve uzun yıllar aynı popülerliğiyle ve aynı marka konumlandırmasıyla ilerleyebilmesi için çalışıyoruz.
HM Gazete okuyucuları için mekan tasarımında en önem verdiğiniz detayları kısaca anlatabilir misiniz?
Tasarımın özgünlüğü, dikkat çekiciliği ve markanın hikayesi bizim için çok önemli. Bununla beraber ergonomi ve işlevsellik de tabi ki vazgeçilmezimiz. Örneğin tercih konusu bir restoransa, tüketiciler artık sadece karnını doyurmak değil gözlerini ve ruhlarını da doyurmak istiyorlar. Tasarımını ve duruşunu beğendikleri markaları tercih ediyorlar. Görsellik artık çok daha fazla hayatımızın merkezinde.
Özellikle sosyal medyanın hayatımıza bu kadar dahil olmasıyla birlikte bir mekanın tasarımı ne kadar güzelse popüler hale gelmesi de o kadar hızlı oluyor. Mekanda kullanılan malzemeler, renkler ve mobilyaların dışında mekanda çalan müzikler, mekanın kokusu gibi tüm detaylar birleşerek misafirlerine özel deneyimler sağlıyor. Böylece insanlar markayla ve o markanın hikayesiyle bağ kuruyor.
Horeca sektöründe son dönem gerçekleştirdiğiniz diğer projeleriniz ve Jul Happy Project’in özellikle Horeca sektöründeki gelecek planlarından HM Gazete okuyucularımız için bahseder misiniz?
Jul Happy Project olarak Horeca sektöründe kendi markalarımızı yaratmaya devam edeceğiz. Şu an 2024 yazında projesine başlayacağımız, fikrini olgunlaştırdığımız bir markamız ve şu an üzerine çalıştığımız bir Uzakdoğu restoranı projemiz var. Kurumsal kimlik tasarımı da dahil sıfırdan ele aldığımız bir marka. Bizi çok heyecanlandıran, dinamik ve alışılmışın dışında bir konsept tasarlıyoruz.
Instagram: Julhappyproject