Balık sezonunun başlamasıyla birlikte deniz balıklarında güvenilirlik, kalite ve lezzeti bir araya getiren Metro Türkiye, gelecek nesillerin de balıkları tadabilmesi için kültür balıkçılığı alanında da sürdürülebilirlik çalışmalarına devam ediyor. Yeme içme sektörünü hedefleyerek, “Bir Tabak Yarını Değiştirebilir mi?” sorusuyla yola çıkan ve deniz kaynaklarının korunması için projeler geliştiren Metro Türkiye, Bodrum Ferdi Baba Restoran’da bölge şeflerini bir araya getirdi. Gastronometro şefleri tarafından hazırlanan özel menüde Metro Premium Levrek ve Çipuralar ile Ege Denizi’nin yeni sezon balıkları tadıldı.
Türk mutfak kültürünü koruma ve gelecek nesillere aktarma amacıyla yaklaşık 35 yıldır çalışmalarına sürdürülebilirlik odağında devam eden Metro Türkiye, Metro Premium Levrek ve Çipura’nın yanı sıra balık sezonun açılmasıyla birlikte taze deniz balıklarını da hem profesyonel müşterileri ile hem de son tüketicilerle buluşturmaya başladı.
Yeme içme sektörünün bir numaralı iş ortağı olma vizyonuyla hareket eden ve restoran menülerinin lezzetli ve sürdürülebilir olmasında önemli bir rol üstlenen Metro Türkiye, Bodrum Ferdi Baba Restoran’da düzenlenen yemekle, bölgenin önde gelen restoranlarının Executive Chef’leri ile bir araya geldi. Gastronometro şefleri tarafından hazırlanan özel menü, yeni sezon balıkları ile çiftlik balıklarını bir araya getirerek gerek lezzeti gerekse çeşitliliğiyle sektöre ilham oldu.
Bir tabak yarını değiştirebilir mi?
Sürdürülebilirlik odaklı çalışmaları ile denizlerdeki ekosistemi korumak adına 2010 yılından bu yana sektöre öncülük eden sayısız projeye imza attıklarının altını çizen Metro Türkiye Kurumsal İletişim ve Kamu İlişkileri Müdürü Dr. Aslı Duran, “Biz balığı yalnızca ticari bir ürün olarak değil gelecek nesillere bırakılması gereken bir değer olarak görüyoruz. Sürdürülebilir balıkçılığı sağlamak adına, lüferi koruma altına alan, palamutların göç yollarını belirleyen, kaynağından itibaren izlenebilirlik sağlayan ve kültür balıkçılığını geliştiren birçok proje ile denizlerdeki yaşama ve sürdürülebilir balıkçılığa katkı sağlıyoruz. Yürüttüğümüz bu projelerle denizlerde daha çeşitli ve daha bol balık olması amacıyla öncelikli olarak ekosistemdeki türleri korumak amacıyla çalışmalar yürütüyoruz. Bunun için sertifikalı üreticiler ve kooperatifler ile birlikte çalışıyoruz. Hayvan refahını tesis ediyor; balıkların yaşam alanlarından, beslendiği yeme kadar tek tek takip ediyoruz. Yalnızca güvenilir kaynaklardan tedarik ettiğimiz bu balıkları, reyonlarımıza taşımadan önce 161 parametrede kalite analizlerinden geçirip tüketicilerimizle buluşturuyoruz. Sürdürülebilir balık projelerimizden yola çıkarak “Bir Tabak Yarını Değiştirebilir mi?” sorusuyla hem lezzetli hem de sürdürülebilirliği destekleyen balık sofraları için ilham vermek istedik. ” diye konuştu.
Gastronometro Yönetici Eğitmen Şefi Murat İlke Özipek ise “Mevsimsellik ve Türk mutfağının yorumlanması bizim için çok önemli. Uluslararası ürün ve tekniklerle yerel ürün ve teknikleri sentezleyerek tabaklar oluşturmaya çalışıyoruz. Ama özünü, ana lezzetini değiştirmemeye kesinlikle dikkat ediyoruz. Bizim için bir tabakta üç bileşen var: Lezzet, yerellik, güvenirlik. Bugün de balıkların modern reçetelerle yeniden yorumlanarak ilham veren tabaklar oluşturulabileceğini göstermek istedik ve berbaerinde Coğrafi işaretli ürünlerimize de yine soframızda yer verdik” dedi.
Alışılmışın dışında kumaşa baskı ile sunulan menüde Metro Premium balıklar farklı tekniklerle sunulurken; istiridye, karides, ahtapot gibi deniz ürünleri yaratıcı sunumlarıyla hem damaklarda hem de hafızalarda iz bıraktı. Deniz börülcesinden yapılan sorbenin ferahlattığı, köz mısırın buz üzerinde ikram edildiği menü, fırında tahin helvasının modern yorumuyla sona erdi. Ferdi Baba’nın kendine özel reçete ile geliştirdiği ahtapotu da masada sunulan lezzetler arasında yer aldı.
Depolama alanı 2.200 m2’ye, günlük operasyon kapasitesi 200 tona yükseldi
Yeme içme sektöründeki iş ortaklarına sevkiyat alanında sundukları hizmet ağını, günden güne geliştiren Metro Türkiye, Ege Bölgesi’nde depolama alanlarını genişleterek hizmet kapasitesini artırmaya devam ediyor. İzmir’den sonra Bodrum depo yapılanmasını 700 m2 büyüterek 2.200 m2’ye ulaştırdı. Donuk depolama kapasitesindeki artışla palet sayısı 300’den 700’e çıkarılarak aynı anda depolanabilen donuk ürün miktarı 420 tona ulaştı. Günlük 90 ton olan operasyon kapasitesi ise 200 tona yükseltildi. Depo yapılanmasının genişlemesiyle beraber sağlanan kapasite artışıyla bölgedeki ekiplerin hem sayısı hem de yetkinliğini artmış oldu.