Protel çatısı altında geliştirilen Simpra, hem KOBİ’ler hem de zincir işletmeler için yapay zekâdan veri güvenliğine uzanan kapsamlı bir dijital altyapı sunarken, operasyonel süreçleri kolaylaştıran, ölçeklenebilir ve entegre bir ekosistem yaratıyor. Simpra’nın COO’su Mehmet Emin Çangal ile bulut tabanlı restoran yönetim çözümlerinin Türkiye’de Horeca sektöründe nasıl bir dönüşüm yarattığını konuştuk.
Protel çatısı altında bulunan Simpra, Türkiye’de Horeca sektörüne yönelik dijital çözümler denince akla gelen markalardan biri. Bu yapının sektördeki rolünü nasıl özetlersiniz? Protel ile Simpra arasındaki sinerji ve iş bölümü nasıl gerçekleşiyor? Siz bu organizasyon içinde hangi sorumlulukları üstleniyorsunuz?
Protel, 36 senedir konuk ağırlama sektörüne yazılım üreten sektörün bu anlamda en deneyimli, müşteri ihtiyaçlarını giderecek 360 derece çözümler üretebilen ve kusursuz müşteri deneyimi ile 7/24/365 müşterilerinin yanında olmayı ilke edinmiş bir şirket. Sektörde teknoloji alanında çalışmış çoğu insanın yolu Protel ile bir yerde kesişmiştir.
2018 yılında, kendi yazılım kadrosu ile yine o döneme göre oldukça vizyoner bir hamle ile bulut tabanlı restoran yönetim sistemi oluşturma fikri vücut buluyor ve Simpra doğuyor. Bu 2 şirketin oluşturduğu sinerji sektöre öncü yazılımların çıkmasına vesile oluyor diye özetleyebilirim.
Benim Simpra’daki görevim, yeni müşteri kazanımı, müşteri memnuniyeti, operasyonel süreçler hakkında uzun dönemli stratejiler üreterek, bu stratejilerin hayata geçmesinin sağlanmasına liderlik etmek.
Simpra’nın sunduğu dijital çözümler nelerdir ve bu çözümler özellikle Horeca sektöründeki işletmelere hangi avantajları sağlıyor?
Öncelikle kolaylık sağlıyor. Simpra’nın isminden bahsedeyim kısaca. İngilizce Simple (Basit) ve Practical (Pratik) kelimelerinin ilk 3 harfleri birleştirince Simpra kelimesi doğuyor.
Oldukça karışık ve zaman zaman kaotik mutfak, stok yönetimi, rezervasyon yönetimi, muhasebe gibi konularda ileriye dönük, yapay zeka tabanlı, kolaylaştırıcı çözümler üretiyoruz. Tek şubesi olan işletmelerinde, zincir işletmelerin de kendilerine göre operasyonel senaryoları oluyor. Biz tam burada her türde işletmenin senaryosunu özümseyerek, kolaylaştırmak, basitleştirmek için çalışıyoruz. Bu sayede müşterilerimiz daha çok büyümeye odaklı olmalarını sağlamış oluyoruz. İşe bizimle başlayıp 50, 100 şube ve üzeri büyüyen iş ortaklarımız mevcut.

Simpra’nın KOBİ ölçekli restoran ve otellere yönelik stratejileri nelerdir? Bu işletmelerin dijital dönüşümlerini kolaylaştırmak için ne tür destekler sunuyorsunuz?
Simpra‘nın KOBİ’lere yönelik stratejisinin merkezinde, bir işletmenin operasyonel ihtiyaçlarının tamamını karşılayan bütünleşik bir platform sunma yaklaşımı yer alır. POS, Stok ve Maliyet Yönetimi, Sadakat Yönetimi, QR Menü, Masa Rezervasyonu, Mutfak Sipariş Yönetimi (KDS) gibi geniş bir çözüm yelpazesini içerir. Bu modüllerin tamamı, birbiriyle sorunsuz bir şekilde çalışacak şekilde tasarlanmıştır. Ayrıca platform, 30’dan fazla üçüncü parti uygulama ile entegrasyon kapasitesine sahiptir, bu da işletmelerin kendi özel ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş ve birleşik bir sistemi tek bir kontrol noktasından yönetmelerine olanak tanır.
Temel amaçlarımızdan birisi ağırlama sektöründeki KOBİ’lerin farklı tedarikçilerden gelen parçalı sistemlerle yaşadığı karmaşayı Simpra ekosistemi ile ortadan kaldırarak, tek ve uyumlu bir ekosistem vaat etmek. Bu ekosistem kapsamlı ürün paketi, esnek fiyatlandırma ve güçlü destek hizmetleriyle dijital dönüşümün önündeki engelleri kaldırır. Kendimizi bir yazılım tedarikçisinden çok, işletmelerin dijitalleşme yolunda bir büyüme ortağı olarak konumlandırıyoruz, geçen çeyrek lanse ettiğimiz Garanti BBVA iş birliğiyle de bu stratejimizin bir parçasıdır.
İşletmelerin müşteri verileri, işlem güvenliği ve altyapı devamlılığı açısından kullanıcılarına nasıl güvence veriyorsunuz? Özellikle bulut mimarisi, veri şifreleme veya siber güvenlik önlemleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Simpra‘nın tüm çözüm paketi, “Bulut altyapılı sistem” üzerine kurulmuştur. Bu mimari, 7/24 operasyonel süreklilik, herhangi bir cihazdan uzaktan yönetim ve yüksek altyapı maliyetleri olmadan zincir işletmelerin ölçeklenmesi gibi temel avantajlar sunar. Geleneksel, yerinde sunucu (on-premise) sistemleri KOBİ’ler için birer yükümlülüktür; bakımı maliyetlidir, fiziksel alan gerektirir, elektrik kesintisi gibi yerel arızalara karşı savunmasızdır ve uzaktan yönetimi zorlaştırır. Bulut mimarisi, bu sorunları doğrudan çözerek işletmelere esneklik ve dayanıklılık kazandırır.
Sunucu sistemlerinin aksine (on-premise) bulut çözümleri barındığı dünyanın en yetenekli ve gelişmiş veri merkezleri sebebi ile siber tehlikelere daha kapalı bir yapıya sahiptir. Bunun yanında Simpra teknoloji ekibi siber güvenliğe sürekli yatırım yaparak teknolojiyi dünya standartlarında takip etmektedir.

Geçtiğimiz günlerde sektöre tanıttığınız Simpravan projeniz hakkında da bilgi alabilir miyiz? Bu projenin işletmelere sağladığı avantajlar nelerdir?
Simpravan, Türkiye genelinde seyahat ederek sektör profesyonelleriyle doğrudan buluşmak üzere tasarlanmış mobil bir teknoloji deneyim merkezidir.
Projenin temel amacı, teknolojiyi masa başında anlatmakla yetinmeyip, insanların ürünlere “dokunmasını, o hissiyatı yaşamasını” sağlamaktır. Projenin odak noktası, teknolojiyi sadece “anlatmak” değil, “yaşatmaktır”.
Simpravan, bu bağlamda markamızın vaadinin fiziksel bir tezahürüdür. Simpra‘nın marka vaadi, karmaşık teknolojiyi basit, entegre ve verimli hale getirmektir. Bir self-servis kiosk (Simpra Kiosk), bir satış noktası sistemi (Simpra POS) ve bir mutfak ekran sisteminin (KDS) nasıl sorunsuz bir şekilde entegre olduğunu kelimelerle açıklamak karmaşık olabilir. Simpravan’ın içinde bu entegrasyon fiziksel olarak somutlaştırır.
Potansiyel bir müşteri, kiosktan sipariş verebilir, siparişin anında POS ekranında belirdiğini görebilir ve karavanın mutfak alanındaki KDS’de görünmesini izleyebilir. Bu, karavanı sadece bir demo aracı olmaktan çıkarıp, Simpra ekosisteminin canlı ve çalışan bir deneyim alanı haline getirir. Bu deneyim, markamızın sorunsuz entegrasyon ve operasyonel verimlilik vaadini hiçbir broşürün veya satış görüşmesinin yapamayacağı bir şekilde, somut ve anında kanıtlar.
Simpra olarak geleceğe yönelik planlarınız nedir? Yeni pazarlara açılma, yapay zeka destekli modüller, saha genişlemesi gibi planlarınızı HM Gazete okuyucularıyla paylaşır mısınız?
Öncelikle söze yeni pazarlara açılma ile gireyim. Simpra ürün ailesi, indirip kendi kendine kullanmaya elverişli bir altyapı sunduğu için dünyanın farklı yerlerinden kullanıcıları bulunmaktadır.
Yurt dışında bulunan bu müşteri bazımızı 2026 yılında daha da artıracak faaliyetler planlamaktayız. 2026 Mart ayında yurt dışında bir fuara katılarak bu yönde ilk adımımızı atıyoruz.
Yapay zekalı destekli modüller için 2026’da restoran ekosistemine soyut kavramlardan ziyade somut çözümler üretmeye çalışıyoruz. Bir süre önce yönetim panelimize müşterilerimizin aradığını daha kolay bulmalarını sağlayacak yapay zeka sohbet ajanları ekledik.
Bunun yanında çok yakın bir zamanda sesli yapay zeka ajanlarını restoranların operasyonlarına destek olacak şekilde hayata geçiriyoruz. Bu teknolojinin çok rağbet göreceğini düşünüyoruz.

