45 yıllık köklü geçmişiyle Türkiye’nin lider piliç eti markalarından biri olan Şenpiliç, güçlü üretim altyapısı, yenilikçi ürün geliştirme vizyonu ve yüksek gıda güvenliği standartlarıyla Horeca sektörüne özel çözümler sunuyor. Genel Müdür Yardımcısı Faik Üçer, sektördeki rekabetin hızla arttığı bir dönemde, Şenpiliç’in Ar-Ge yatırımları, kaliteli üretim anlayışı ve yaygın dağıtım ağıyla fark yarattığını vurguluyor.
Şenpiliç’in kuruluşundan bugüne geçirdiği dönüşümü ve sektördeki konumunu anlatabilir misiniz? Sizin Şenpiliç ile yollarınız nasıl kesişti? Kendinizi HM Gazete okuyucularına kısaca anlatabilir misiniz?
45 yıllık bir hikaye, Şenpiliç’in hikayesi. Kurucumuzun oluşturduğu sürekli gelişme, büyüme ve güncel kalma vizyonu doğrultusunda, en modern üretim teknikleri ile pazar şartlarına uyabilen üretim, satış, dağıtım ve pazarlama stratejileri sayesinde şu an piliç eti sektöründe TÜİK rakamlarının da analiz edilmesi ile %20’ye yakın bir pazar payına sahibiz.
Yaklaşık 30 yıldır hızlı tüketim sektörünü deneyimleme fırsatı buluyorum. Son 12 yılım Şenpiliç’te geçti. Öncesinde 18 yıl kadar da işlenmiş et ve süt sektöründe çalıştım. Geçen bu süre zarfında satış kanallarının tamamını deneyimleme fırsatına eriştim. Piliç eti sektöründe, gerektiğinde her gün yeniden dizayn etmek zorunda olduğunuz bir pazarı yaşıyorsunuz. Bu da sizi çok dinamik ve gelişkin kılıyor.
Horeca sektörüne yönelik olarak geliştirdiğiniz özel ürünleriniz ya da iş birlikleriniz nelerdir? Bu alandaki büyüme stratejilerinizden bahseder misiniz?
Horeca için 2 temel kategoride ürünlerimiz var. Piliç eti ve işlenmiş ürünler olarak sınıflandırıyoruz. Piliç etinde, pişirmeye hazır porsiyonlu, özel gramajlı, istendiği takdirde bireysel dondurulmuş (IQF) ürünlerimiz hem taze hem de dondurulmuş olarak bulunuyor. Piliç etinden yapılabilecek tüm kemikli ya da kemiksiz ürünler, özel gramajlı ya da jenerik olarak profesyonellere sunuluyor. İşlenmiş ürünlerde de şarküteri, köfte, döner, burger ve kaplamalı ürün portföyüne sahibiz. Bir işletmenin tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek üretim altyapısındayız. İşlenmiş ürünlerde önemli bir yatırım yaptık; yakın bir gelecekte faaliyete geçecek. Yaklaşık 2 kat daha fazla kapasiteye ulaşmış olacağız. Pişmeye hazır ürün ve pişmiş ürünlerde, işletmelerin işini kolaylaştıracak ürünler geliştiriyoruz.
Horeca sektöründe gıda güvenliği ve kalite en kritik konuların başında geliyor. Şenpiliç olarak bu konularda nasıl bir yaklaşım benimsiyorsunuz?
Piliç eti sektöründe faaliyet göstermek, gıda güvenliği konusunda bir dizi kurala uyma zorunluluğunu beraberinde getirir. Aksi takdirde üretim yapamazsınız. Yem hammaddesinden başlayan kalite kontrol ve gıda güvenliği standartları, damızlık materyalinden canlı sahaya, oradan paketlenmiş nihai üründen rafa ulaşana dek %100 izlenebilir bir dizi kontrol ve takip mekanizması ile bir kalite zinciri oluşturur. Bu zincir sürekli takip edilir, ulusal ve uluslararası denetimlerle izlenir, müşteri denetimlerinden alınan sonuçlarla geliştirilir. Ayrıca devletimiz de her aşamada bu denetimin içerisindedir. Bu konuda biz, Şenpiliç olarak şeffaf ve en modern güvenlik ve kontrol sistemlerini kullanırız.

Sağlıklı beslenme trendlerinin yükselmesi, antibiyotiksiz üretim talepleri, alternatif protein kaynaklarının gündeme gelişi ve tüm bunların sonucunda pazardaki rekabetin artması sebebiyle kanatlı eti sektörü günden güne değişiyor. Şenpiliç olarak bu dönüşüme nasıl ayak uyduruyorsunuz?
Piliç etinin sağlıklı bir protein kaynağı olduğu konusunda artık herkes hemfikir. Ülkemizde pek de fazla hayvansal protein alternatifi bulunmuyor. Denizel ve çiftlik balık varlığımız artış gösteremiyor. Kırmızı etteki durum malum. Piliç eti, sürdürülebilir ve entegre üretim yapısı ile gıda güvenliği konusunda, ülkemizin talebinin üzerinde kapasiteye sahip yapısı ile güven veriyor. Rekabet, organizasyonumuzu geliştiren önemli bir motivasyondur. Ayrıca nihai tüketici için faydalıdır. Şenpiliç olarak rekabetçi ortamda çalışmaya alışkınız. Çok yaygın bir satış dağıtım ağımız var. 920 ilçeye neredeyse her gün taze veya dondurulmuş ürün satışı yapıyoruz. Oluşan satış ve pazarlama datası titizlikle işlenip, tüketici davranışları ile birlikte analiz ediliyor. Bu sayede pazar dinamiklerinden neredeyse anında haberdar oluyoruz. Bunun sonucunda elde ettiğimiz veriyi ürün ve hizmet olarak pazara sunabiliyoruz.
Türkiye dışında 30 farklı ülkeye ihracatınız olduğunu biliyoruz. Kısaca Şenpiliç olarak ihracatınızdan bahsedebilir misiniz?
İhracat pazarlarımız, Türk Cumhuriyetleri, Orta Doğu, Körfez Bölgesi ve Afrika ülkelerinden oluşuyor. Türkiye piliç eti ihracatının yaklaşık %50’si Irak’a gerçekleştiriliyor. Dolayısıyla biz de Şenpiliç olarak benzer paylarda çalışıyoruz. Suriye kısa süre heyecan yarattı, ancak orası da birkaç aydır iç üretimine tekrar başladı. Kısacası, ihracat pazarlarının ekonomik ve siyasi olarak stabil olmaması, bu pazarlara uygun sürdürülebilir strateji geliştirmemize engel oluyor. Bu nedenle biz Şenpiliç olarak iç pazardaki müşterilerimize öncelik vermiş durumdayız. Tabi ki Japonya’dan Çin’e, Avrupa’ya kadar geniş bir yelpazede pazar fırsatlarını değerlendirmeye çalışıyoruz.
Gıda sektöründe rekabetin sürdürülebilirliği büyük ölçüde yenilikçi çözümler ve teknoloji yatırımlarına dayanıyor. Bu anlamda Ar- Ge çalışmalarınızı ve geleceğe yönelik yatırımlarınızı HM Gazete okuyucularımız için anlatabilir misiniz?
Piliç etinde yenilikçi ürünler geliştirmek amacıyla, evde elleçlemeye gerek kalmadan doğranmış, porsiyonlanmış, marine edilmiş veya sade çiğ ürünler ile ısıtılarak tüketilmeye hazır pişmiş ürünler konusunda yoğun Ar-Ge çalışmaları yürütüyoruz. Müşterilerimizin ve nihai tüketicilerimizin yemek yapma süresini kısaltan ya da restoranda yediği bir ürünü küçük bir dokunuşla evinde hazırlayabileceği hale getiren ürünlere odaklanıyoruz.
Bugün çok ciddi boyutlara ulaşmış bir döner fenomeni ile karşı karşıyayız. Bu alanda, hem restoranların hem de nihai tüketicilerin içgörülerini yakından takip ediyoruz. Pizzacı, tantunici, burgerci, çevirme restoranları, piliç fast food restoranları ve kafeteryalar gibi farklı sunum kanallarının ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik Ar-Ge çalışmalarımız devam ediyor.
Şenpiliç olarak, ülkemizin üç farklı coğrafyasındaki beş lokasyonda bulunan piliç eti ve işlenmiş ürün fabrikalarımızla büyümemizi sürdürüyoruz.İç pazarın önümüzdeki beş yıl içinde %10 oranında büyüyeceğini öngörüyoruz ve planlamamızı bu doğrultuda yaptık. Gelecekte de mevcut Şenpiliç ekosistemimizi geliştirerek ülke genelinde yaygınlaştırmaya devam edeceğiz.
