Nilky markasının Kurucu Ortağı Caner Peltekçi ile markanın kuruluşundan bugüne kadarki gelişim sürecini, Ev Dışı Tüketim ve Horeca sektörüne sunduğu yeni ürünleri ve Türkiye’de geçtiğimiz aylarda yürürlüğe giren marketlerdeki glütensiz ve laktozsuz ürünlerin reyon zorunluluğu hakkında gerçekleştirdiğimiz röportajı sizlerle buluşturuyoruz.
Öncelikle kendinizi kısaca tanıtabilir misiniz? Ayrıca geçtiğimiz aylarda üçüncü yaşını kutlayan Nilky’nin kuruluşundan bugüne kadarki gelişiminden bahsedebilir misiniz?
Nilky’nin Kurucu Ortağı ve CMO olarak şirkette çalışmalarımı yürütüyorum. Boston’da Northeastern Üniversitesi’nde Girişimcilik ve Pazarlama okuduktan sonra Türkiye’de toplam 5 sene yöneticilik yaptım. İlk olarak, 3 sene kurumsal bir firmada, ardından da aile şirketimizin pazarlama ve finans departmanlarında yöneticilik yaptım. Daha sonra ortağım Emre Sözen ile Nilky’yi kurduk. Bu yıl Nilky’nin üçüncü yaşını kutlarken, bugüne kadar büyük bir gelişim dönemi geçirdiğimizi söyleyebilirim. İlk olarak fındık, yulaf ve badem olmak üzere sadece üç bitkisel süt alternatifi ile pazara girdik. Ancak ürün portföyümüzü kısa sürede dört katına çıkardık ve bugün, vegan ve laktozsuz süt, kahve ve probiyotik yoğurt çeşitlerinden oluşan bitkisel bazlı on iki farklı ürün sunuyoruz. Bu süreçte, bitkisel süt bazlı kahve ve hindistan cevizi bazlı yoğurt ürünlerimizle sektörde ilklere imza attık. Bu adımlar ile tüketicilere çeşitlilik ve yenilik sağlama konusundaki kararlılığımızı ve yaratıcılığımızı bir kez daha göstererek, Türkiye’de daha önce denenmemiş ve benzersiz ürünlerle üç farklı pazarda yer aldık. Nilky olarak, sadece ürün çeşitliliğimizi artırmakla kalmıyor, aynı zamanda müşterilerimize sağlıklı ve besleyici ürün alternatifleri sunarak inovatif adımlarımızla sağlıklı yaşam tarzını teşvik ediyoruz.
Ürünleriniz bireysel tüketiciye yönelik olduğu kadar Ev Dışı Tüketim ve Horeca sektörüne de hitap ediyor. Sektörün ürünlerinize olan ilgisini HM Gazete okuyucuları için anlatabilir misiniz?
Sadece bireysel müşteriler değil, aynı zamanda Ev Dışı Tüketim ve Horeca sektörü de ürünlerimize büyük ilgi gösteriyor. Horeca sektörü için sunduğumuz ürün grupları; restoranlar, kafeler ve otellerin ihtiyaçlarını karşılamak için özel olarak geliştirildi. Bitkisel ürünlere olan talebin son zamanlarda artması, sektörün ürünlerimize olan ilgisini de artırdı. Piyasaya çıktığımız günden bu yana gördüğümüz yoğun talepten mutluluk duyuyoruz.
Horeca kanalı müşterilerimizin yoğun talepleri üzerine portföyümüze en son soya süt alternatifi ekledik. Kahve sektöründen gelen talebi ise şimdilik sadece Türkiye genelinde en büyük kahve zinciri özelinde karşıladık. Bu aydan itibaren de tüm bayilerimizden siparişlerimizi aldık. Mayıs ayı başında sevkiyatlarımız başladı. Ayrıca, bu gelişmeyle birlikte Horeca müşterilerimizden çok güzel geri dönüşler almaya başladık. Mevcut ürün yelpazemizde olmayan ürünler bile özel olarak istenmeye başladı. Bu, markamıza ve ürünlerimize duyulan güvenin bir göstergesi. Müşterilerimizin memnuniyetini ve taleplerini karşılamak için ürün portföyümüzü sürekli olarak geliştirmeye ve iyileştirmeye devam ediyoruz.
Her geçen yıl ürün gamınızı çeşitlendirdiğinizi görüyoruz. Bu bağlamda yeni ürünlerinizden olan Wake ve Probiyo’dan bahsedebilir misiniz? Bunun dışında bitki bazlı yoğurt üzerine çalışmalarınızı yürüttüğünüzü de biliyoruz. HM Gazete okuyucuları için güncel Ar-Ge çalışmalarınız hakkında bilgi verebilir misiniz?
Her yıl ürün gamımızı çeşitlendirerek inovatif gücümüzü ortaya koyuyoruz. Son dönemde gururla piyasaya sunduğumuz yeni ürünlerimizden biri, Türk pazarında bir ilk olan bitkisel süt bazlı kahve, Wake. Diğer bir yenilik ise Probiyo; geleneksel yoğurttan farklı olarak bitkisel bir ürün olan Probiyo, hindistan cevizi bazlı özel formülüyle öne çıkıyor. Bu ürünler, Nilky’nin Türk pazarında sağlıklı ve yenilikçi ürünler sunma stratejisinin bir parçasıdır. Probiyo, piyasaya sürüldüğünden bu yana yoğun bir ilgi gördü. Tüketiciler, gerçekten bu ürünü uzun zamandır arıyorlardı ve talep, beklentilerimizin ötesine çıktı. Bu başarıyla birlikte, bitki bazlı yoğurtlar üzerine yürüttüğümüz araştırma ve geliştirme çalışmalarını hızlandırdık. Odak noktamız, farklı ve yenilikçi bitkisel yoğurt ürünlerinin geliştirilmesi oldu. Geçtiğimiz haftalarda yaptığımız numune tadımlarında, önümüzdeki dönemlerde Probiyo severlerle buluşturacağımız yeni ürünlerimizin heyecan verici tatlarını keşfettik. Şimdi bu lezzetleri geliştirip, Probiyo severlerle yeni ürün alternatiflerimizi tanıştırmak için sabırsızlanıyoruz.
Nilky olarak, sadece veganlar ya da laktoz intoleransı olanlar için değil, herkesin damak zevkine uygun ürünler sunmayı ve sağlıklı bir yaşam için bitkisel kaynaklı ürünlerin yaygınlaştırılmasını hedefliyoruz. Nilky ürünleriyle her yaş grubundan insanları yenilikçiliği keşfetmeye ve farklı seçeneklerin tadını çıkarmaya teşvik ediyoruz. Bu başarıda, Ar-Ge ekibimizin lideri Emre ve ekibimizin çabaları büyük önem taşıyor. Onların katkılarıyla, Türk pazarında yeni ve benzersiz ürünler sunmaya devam edeceğiz.
Son olarak Türkiye’deki bitkisel bazlı gıda tüketimi hakkında düşünceleriniz nelerdir? Ayrıca geçtiğimiz aylarda yürürlüğe giren, zincir marketlerdeki glütensiz ve laktozsuz ürünlerin reyon zorunluluğu hakkında düşüncelerinizi alabilir miyiz? Bu uygulamanın bitkisel bazlı ürünler için de yürürlüğe girmesini ister misiniz?
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bitkisel gıdaya ve sağlıklı beslenmeye olan yönelimde hızlı bir artış söz konusu. Sağlıklı yaşam ve çevreye duyarlılık konusundaki artan farkındalık, insanları bitkisel alternatiflere yönlendiriyor. Kişisel sağlık bilinci kadar, sürdürülebilir bir gelecek için de bitkisel ürünlere yönelimin önemi yadsınamaz. Ancak, mevcut ekonomik koşulların etkileriyle Türkiye’de bu dönüşüm biraz daha yavaş bir seyir izliyor. Buna rağmen, insanların bu farkındalığa ulaşması bizleri son derece mutlu ediyor.
Zincir marketlerde glütensiz ve laktozsuz ürünlerin reyonlarda yer almasına dair düzenlemelerin olumlu etkilerini gözlemliyoruz. Bu uygulama, tüketicilerin daha sağlıklı beslenme alternatiflerine daha kolay ulaşmalarını sağlarken aynı zamanda bu yönde tercihler yapmalarına da katkı sağlıyor. Benzer bir yaklaşımın bitkisel ürünler özelinde de yapılabileceğine inanıyorum. Bu adımın hayata geçirilmesiyle birlikte bitkisel ürün piyasasında yeni fırsatlar da doğacaktır.
Nilky olarak, sağlıklı ve sürdürülebilir beslenme alışkanlıklarını teşvik etmekten gurur duyuyor ve bu eğilimin daha da yaygınlaşması için desteğimizi sürdürüyoruz.