“Dünyanın en büyük deniz ürünleri üreticilerinden biri olan Leröy, Horeca sektörüne yönelik geniş ürün gamı ile sektöre yenilik getiriyor. Leröy Turkey Fabrika Müdürü Mutlu Bilen ile Leröy’ün hikayesinden, sektöre yönelik faaliyetlerinden ve ürünlerinden bahsettiğimiz bir röportaj gerçekleştirdik.”
Deniz ürünleri sektörünün önde gelen ve balıkçılık sektörüne de yön veren büyük firmalardan birisiniz. Bize biraz Leroy’un hikayesinden ve Türkiye pazarına girişinden bahsedebilir misiniz?
Leröy Seafood A.Ş., 1899’da faaliyetine başlayan, balıkçılık şirketinin günümüzdeki dev bir uzantısı olup, bugünkü merkezi yine kurulduğu yerde Norveç’tedir. Dünyanın önemli somon okyanus alabalığı üreticisi, balık yumurtasından rafa kadar zincirin tüm safhalarına tam entegre olarak günümüzde büyümeye devam eden bir şirkettir. Havayolu/airborne lojistiği ile taze balık, dondurulmuş olarak konteynerlerde nakliye yolu ile 70 dünya ülkesine sürekli ticaret gerçekleştirmekte ve bunlardan Norveç ve ülkemiz dahil bazı diğer ülkelerde kendi satış, dağıtım, işleme, paketleme tesislerinden çıkardığı balığın ticaretini yapan dünyanın en büyük balıkçılık şirketlerindendir. Şirket, dünya çapında 4200 çalışanıyla tüm dünya mutfakları için günlük 5 milyon porsiyon balık tedarik ediyor. Leröy Turkey, başta hamsi, tekir, çipura, istavrit gibi önemli Türk avcılık balıklarını pişirmeye hazır, taze, temizlenmiş, hijyenik, etiketinde her türlü gerekli bilgiyle haiz MAP ambalaj ile satışa sunuyor.
Sektördeki mevcut yerinizi ve planlarınızı kısaca anlatabilir misiniz?
Leröy Türkiye olarak deniz ürünleri pazarının büyümesine yenilikçi ürünlerle katkı sağlamak hedefiyle faaliyetlerimizi sürdürüyoruz . Yani sektöre yenilikler getirerek, daha çok tüketicinin balık tüketimine, mevcut tüketicimizin de balığı daha yüksek miktarda tüketmesine yönelik faaliyetlere öncelik veriyoruz. Balıkları ve katma değerli deniz ürünlerimizi paketlerken, öncelikle müşterinin talep ve beklentilerini karşılayabilecek, kesinlikle mevzuata uygun tasarımları kullanıyoruz. Ürün ambalajları, Türkiye’deki kriterlere göre şekillenirken, tasarımda Leroy’ün Norveç ve diğer ünitelerindeki standartlara uygunluğu da göz önüne alınıyor. Benzer durum Horeca sektörü içinde geçerli oluyor. Daha az kayıplı, ekonomik boy paketli, eşit gramajlı taze dilimler ve yenilikçi çözümler üretmeye, bu sektörde tüketimin artmasına katkıda bulunmaya özen gösteriyoruz. Deniz ürünleri söz konusu olduğunda tüketicinin ve işletmelerin en önem verdiği hususlardan biri de gıda güvenliği ve kalitesi.
Bu konularda müşteri memnuniyetini nasıl sağlıyorsunuz? Müşterileriniz sizi neden tercih etmeli?
Tüketici, balığı en güzel, en lezzetli, en pratik, en zahmetsiz, tabii en güvenilir ve taze haliyle bulabildiği oranda tüketmeye yöneliyor. Balık pişirme külfetini en aza indirebilen, gıda güvenliği koşullarına haiz deniz ürünlerine tüketicinin ilgisi artıyor. Leröy olarak yaygın olarak et ve tavuk mamullerinde kullanılan MAP ambalajı, balık ürünlerinde kullanıyoruz. Somon, yerli çipura, levrek, ve yine ülkemizde avlanan istavrit, palamut ve hamsiyi yeni hijyenik ve pratik paketlere yerleştiriyoruz. Bu teknoloji ile daha fazla miktarda taze balık, marketlerdeki soğuk dolaplarda temizlenmiş olarak satılıyor ve tüketim rahatlığı insanları daha çok balık tüketmeye teşvik ediyor. Ambalaj, ürünlerin tanıtımda en önemli enstrümanlardan biri olmakla birlikte, tüketici sağlığı için de büyük önem taşıyor. Ürünlerimizde sağlıklı ambalaj ve raf ömrü ile ilgili kriterlere gösterdiğimiz titizlik, tüketiciden de taktir görüyor ve tercihlerini ürünlerimizden yana yapmalarına katkı sağlıyor.
Horeca sektörüyle buluşturduğunuz ürünleriniz neler? Sektörün en çok talep ettiği ürünlerinizden biraz bahsedebilir misiniz? Bu ürünlerin dağıtımını nasıl gerçekleştiriyorsunuz?
Özellikle dilim ya da fileto olarak taze somon ya da seçkin füme somon ürünleri Horeca sektöründe şeflerin lezzetli menülerinin en vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Horeca sektörü için, müşteri bazlı olarak, her ürünümüzde, uygun porsiyon boyutlarında, özgün çalışmalar yaparak, tüketiciyi israftan koruyoruz. Türkiye’deki fabrikada Norveç’ten gelen taze somonlarla, Somon Füme, Somon Pastırma, Somon Loin, Somon Sıcak Füme, Somon Lakerda, Somon Marine, Somon Fileto, Somon Steak, Somon Dilim gibi katma değerli ürünler üretilmektedir. Şirket somon balığının yanı sıra Norveç’ten halibut, cod, uskumru, karides, kalkan balığı ve fener balığı gibi deniz ürünleri ithal ederek üretim tesislerinde yan ürünlerle birlikte yüzü aşkın çeşitte katma değerli ürüne dönüştürmektedir. Bu ürünler otellerden, restoranlara, catering firmalarından, tatil köylerine, büyük marketlerden, yerel marketlere ve şarküterilere kadar uzanan bir profesyonel müşteri zinciri ile tüketiciye ulaşmaktadır. Büyük market zincirleri başta olmak üzere, ürünler çoğunlukla private label olarak, kuruma özel markada üretilir. Leröy markasıyla üretilen ürünler de bulunmaktadır. Geçtiğimiz yıl Uluslararası Lezzet Enstitüsü, Leröy Somon Füme ve Leröy Alabalık Füme ürünlerini “3 Yıldız Superior Taste Award” (Üstün Lezzet Ödülü) ile ödüllendirdi. Bu ürünler Horeca sektöründe en çok tercih edilen ürünlerin başında yer alıyor. Tüketicinin damak zevkini çeşitlendirmeye yönelik olarak pancarlı, mor havuçlu füme çeşitleri, burger, köfte gibi yenilikçi ürünler geliştirme çalışmalarına devam ediyoruz.
2022 hedefleriniz nelerdir?
2022 yılındaki en temel hedefimiz tüketiciye daha çok katma değerli deniz ürünü sunabilmek ve bu alanda tüketimi artırmak. Sonuçta, tüketiciler denediklerinde tadını beğendikleri bir ürünü tekrar satın almak ister. Tat ve lezzet de işimizde kalitenin bir anahtarıdır. Biz üreticiler, tüketicilerin güveni ile motive oluyoruz.