350.000 zeytin ağacına özenle bakan Kozoliv, zeytinin özündeki ‘Nefaset’i koruyarak onu mükemmel zeytinyağına dönüştürüyor!
Kozoliv aslında yeni bir marka, ancak hikayesi çok eskiye dayanıyor. Aile, üç nesildir zeytin çiftçiliği yapıyor ve zeytin ile zeytinyağı üretiminde yıllardır büyük bir tutkuyla çalışıyor. Bu süreçte toprağı, ağaçları ve bu işin inceliklerini derinlemesine tanımışlar. Kozoliv markası tüm bu yılların birikimi ve deneyiminin bir sonucu olarak doğmuş. Zeytin mirasını yaşatmak, Kozoliv için büyük bir öncelik. Marka kurucusu Halil Can, bu mirası gelecek nesillere nasıl aktardıklarını şu sözlerle ifade ediyor:
“Geçmişten gelen zeytin mirasımızı gelecek nesillere aktarabilmek için her yıl yeni fidanlar dikmeye devam ediyoruz. Son 15 yılda 150.000 yeni zeytin ağacı dikerek toplamda 350.000 ağaca ulaştık. Ayrıca, yüksek rakımlardaki birçok atıl araziyi zeytin bahçelerine dönüştürerek tarıma elverişli ancak kullanılmayan arazileri zeytin üretimine kazandırdık. Zeytin ağaçları çok uzun ömürlüdür; onlara gereken özeni gösterirseniz nesiller boyunca meyve verirler. Biz de hem geçmişten gelen tecrübemizle hem de bugünkü çalışmalarımızla bu eşsiz mirası geleceğe taşımaya devam edeceğiz.”
Kozoliv’in marka amacı, zeytinyağı kültürünü yaymak ve tüketicileri zeytinyağı konusunda bilinçlendirmektir. Bunun yanında yenilikçi ürünleriyle Türkiye’nin dört bir yanına ve dünyaya ulaşmayı hedefliyor. Şu anda farklı kanallardan tüketicilere ulaşan Kozoliv, kısa vadede tüm perakende ve ev dışı tüketim kanallarında yer alarak daha fazla mutfağın vazgeçilmezi olmayı planlıyor. Geniş ürün portföyü ve kendi tesislerinde farklı ambalajlara dolum yapabilme kapasitesi sayesinde restoranlar, kafeler ve oteller gibi profesyonel mutfakların ihtiyaçlarına da karşılık veriyor.
